| |
Net
köstebeklerinden kurtulun! |
|
Muhtemelen henüz birileri
tuvaletinize gizli bir kamera yerleştirmemiştir ama Web sitelerinde gözlemleyenleriniz
olması
mümkün. Siz online'ken özel hayatınızı nasıl özel tutabileceğinizi keşfe
çıkıyoruz.
Internet MIT, FBI ya da CIA'in onları gözlediğini zanneden insanlarla dolu ve kim bilir
belki de haklılardır. On-line
gizlilik konusunda endişe duymak için bir suikast teoricisi olmanıza gerek yok, bununla
beraber, e-postalara
girilebildiğinden, şifreler kırılabildiğinden yazılımınız üzerinizde ajanlık
yapıyor olabilir. Ne zaman Web'de gezinseniz,
bir mesaj tahtasına mesaj yollasanız ya da bir e-posta gönderseniz, ayak izleri
bırakırsınız ve eğer dikkatli olmazsanız
insanların kişisel bilgilerinizi ele geçirmeleri hiç de zor değil.
Hayatınızı özel tutmanın tek kesin yolu PC'nizi tavan arasına kaldırmak, kredi
kartlarınızı lime lime doğramak ve dağlara
çıkıp bir mağarada yaşamak üzere tası tarağı toplamadan önce, cep telefonunuzu
çekiçle ufalamaktan geçer. Eğer illa ki
modern dünyadan ayrılamam derseniz, o zaman değerli bilgilerinizi köstebeklerden
korumak için yapabileceğiniz pek çok şey
var. Gerçek kimliğinizi saklı tutmak için her türlü yüksek teknoloji numarasını
kullanmanız, e-postalarınızı kuş diline
çevirecek şifreleme programları edinmeniz ve sabit diskinizi banka kasasından daha
güvenli hale getirmeniz mümkün.
Şifrenizi asla kimseye söylememelisiniz, özellikle de on-line'ken. ISS'niz hiç bir
zaman bir sohbet odasında yakanıza yapışıp
şifre bilgilerinizi istemez; eğer biri sizden bu türden bir bilgi isterse onun iyi
niyetinden şüpheye düşmeniz gerekir ve
onu derhal rapor etmeniz yerinde olur. Unutmayın ki PC'ler de kaybolabiliyorlar ve
kaybolmaktalar da. Tekrar belirtmemiz
gerekir ki bütün şifrelerinizi masaüstünüzde bir metin dosyasında
depolamayın.
Saklı Tutun
Pek çok kişi PC'lerini finans idaresi ya da dünyaya egemen
olma planları için kullanırlar ve dosyalarınıza bir şifre
yapıştırarak bu bilgileri kem gözlerden saklayabilirsiniz. Çoğu kelime işlemci ve
spreadsheet türünden belge programları şu
seçeneği içerirler; Word 2000'de bulacağınız yer File (Dosya)> Save As (Farklı
Kaydet)>Tools (Araçlar)>General Options
(Genel Seçenekler). Aynısını yedekleme yazılımıyla yapabilirsiniz, ve Outlook gibi
modern e-posta programları posta
dosyalarınıza şifre iliştirebilirler. Fakat Windows 98'de login şifresinin bir
güvenlik ölçütü olduğunu düşünme hatasına
düşmeyin. PC'niz bir network'e bağlı olmadıkça bu tamamen gereksizdir ve [Esc]
tuşuna basılarak es geçilebilir.
Eğer çocuklarınız varsa ve kişisel bilgilerinize burunlarını sokmalarını
istemiyorsanız, KidDesk Internet Safe gibi bir
programa yatırım yapmayı bir düşünün. Bu program çocukların sizin onay
vermediğiniz şeylere bakmalarını engelleyen bir
'duvarlı bahçe' yaratıyor. Programın belirli bir maliyeti var ve Edmark
Corporation'dan edinebiliyorsunuz. PC'nizin nasıl
çalıştığından da haberdar olmalısınız. Bir dosyayı silmek onu sabit diskinizden
tamamen kaldırmaz - yalnızca üzerine başka
bir şey kaydedilene kadar dosyayı bilgisayarınızdan saklar. Bir dosyanın üzerine
tekrar yazılmasından sonra bile, orjinal
veriyi geri edinmek hala mümkündür. İnsanların silinmiş sırlarınızı
keşfetmeleri konusunda paranoyanız varsa bir dosya
kıyıcısı edinin. Bu bir verinin üzerini geri dönüştürülemeyecek hale gelene
kadar tekrar tekrar yazan bir program. Bunlara
iyi bir örnek McAfee Office'le (http://www.mcafee.com/) birlikte veriliyor.
Sabit disk geri dönüştürme programları ayak izlerinizi sürmeyi ve silinmiş
dosyaları geri dönüştürmeyi kolaylaştırırlar,
ve GoBack ya da Snap'N Shot gibi programlar pek çok isim yapmış PC'yle birlikte
gelirler. Aslında sistem göçmelerini
atlatmanıza yardım etmek amacıyla tasarlanmış olmakla beraber, insanların neler
yaptığınızı görmelerini de
kolaylaştırıyorlar. Eğer güvenlik sizin için önemliyse bunları silmek en iyisidir.
İş yerinde tabii ki, bu bir seçenek
olamaz. Her şirket çalışanlarının bilgisayarlarını izlemez fakat pek çoğu izler.
Patronunuzun bilmesini istemediğiniz hiç
bir şey için ofisteki PC'yi kullanmamalısınız.
Çerez Canavarları
Basının abartmasına rağmen,
aslında Web'de gezinmek nispeten güvenli bir aktivite - en azından, Internet
Explorer'daki
bilimum güvenlik açıklarını takip ettiğiniz ve gerekli güncellemeleri indirdiğiniz
sürece. Buna rağmen insanlara fazlasıyla
bilgi sağladığınızdan emin olabilirsiniz. Çoğu Web sunucusu IP adresinizi,
kullandığınız tarayıcı yazılımını ve hatta ekran
çözünürlüğünüzü belirleyebiliyor Anonymizer'a (http://www.anonymizer.com/) bir
göz atın.
Diğer siteler 'çerez' (Cookie) kullanır, sitelere kim olduğunuzu ve onları ne
zamanlar ziyaret ettiğinizi söyleyen hard
diskinizde depolanan ufak metin dosyaları. Çerezler on-line alışveriş ve sipariş
izlemek gibi şeyler için önemlidir, ama
sitelerin sizi hatırlamalarını istemiyorsanız çerezleri devre dışı bırakmak için
Internet Explorer'da Tools
(Araçlar)>Options menu (Seçenekler) ya da Navigator'da Edit (Düzenle)>
Preferences (Seçenekler)'e gidin. Ayrıca
tarayıcınızın ayrı ayrı çerezleri kabul etmek isteyip istemediğinizi sormasını
sağlayabilirsiniz, ama bunu tavsiye etmeyiz.
Bu seçenek açık olduğunda çoğu ticari siteyi ziyaret etmek ardı arkası kesilmeyen
dialog kutularının açılmasına sebep
oluyor. Her ne kadar çerezler genelde en sevdiğiniz Web sitelerini (haber sayfaları
gibi) kişiselleştirmenize yardımcı
olmak için tasarlanmış olsalar da daha kötü niyetlerle kullanılmaları da mümkün
olabiliyor. Reklam bantları da çerez
kullanıyorlar ve reklamlara tıklayacak olursanız, şirketler kısa zamanda ziyaret
ettiğiniz site türlerinin ve satın
aldığınız şeylerin bir profilini geliştiriyorlar. En büyük on-line reklamcılardan
biri olan DoubleClick, yakın zamanda
elindeki bilgileri pazarlama verileriyle birleştirmeyi amaçladığı ortaya
çıktığında inanılmaz tepki çekti. Elde edilecek
sonuç milyonlarca Web kullanıcısının, isimleri ve adresleri de dahil olmak üzere,
detaylı bir profilleri olacaktı.
Her ne kadar şirket geri çekilse de, şirketlerin insanların on-line hareketlerinin
izini bu kadar tasasızca sürmeleri pek
çok kişiyi şok etti.
Beğenseniz de beğenmeseniz de, pek çoğu on-line olarak bulunabilen yüzlerce veri
tabanındasınız. Bu tür veritabanlarından
çıkarılmayı isteyebilirsiniz fakat pek çok kişi daha bunlara girdiklerinden bile
haberdar değiller.
Ne zaman bir şeyi bedavaya edinseniz, muhtemelen sonunda bir veritabanına düşersiniz.
Kaydolmanızı isteyen çoğu sitenin en
altında, şirketin bilgilerinizi ilgilenebileceğiniz şeyler yapan 'seçilmiş
ortaklara' gönderilmesini kabul edip
etmediğinizi soran ufacık bir bölüm vardır. Eğer kutuyu işaretsiz bırakırsanız,
otomatik olarak bir pazarlama veri tabanına
daha eklenmiş olursunuz. Bu tür bilginin yalnızca on-line alemle sınırlı
olmadığını hatırlamakta da fayda var.
Bir pazarlama anketi doldurursanız, bir yarışmaya katılır ya da o türden bir
aktivitede bulunursanız her türlü listeye
sokulmanız mümkündür.
Dikkat bile etseniz, haber gruplarına ileti yollamak kısa sürede hurda e-postalarla
sonuçlanır, çünkü kana susamış
'spam'cılar e-posta adresleri için iletileri tarıyorlar. Bunu engellemek için, haber
okuyucunuzdaki From: (Gönderen:)
bilgisini değiştirerek gerçek adresinizi karıştırabilir ya da haber gruplarını
yalnızca Deja.com (http://www.deja.com/)
gibi Web tabanlı bir servisten okuyabilirsiniz. Ne yaparsanız yapın, hurda e-postalara
cevap vermeyin - böyle yaparak,
e-postanızın gerçek ve çalışıyor olduğunu onaylamış olursunuz ve hurda miktarı
da yalnızca giderek artar.
Kripto Roketi
Tabii ki, bu güvenlik önlemlerinin hiç biri
ajanların e-posta hesaplarınızı karıştırmalarını engellemeyebilir. Suikast
teoricileri tamamen yanılıyor dahi olsalar, geleneksel insan hatası önemli ve gizli
e-postaların yanlış insanlara
yollanmasına yol açabilir. Şifreleme teknolojisi, diğer adıyla kriptografi ya da
kripto, bunun hayatınızı karartmasını
önleyebilir. Daha önce bir güvenli sunucu kullanmışlığınız varsa, şifreleme
kullanmışınız demektir. Akıllı teknoloji
kredi katı bilgilerinizi alır ve onları Internet'te aktarmak üzere anlaşılmaz bir
şeylere dönüştürür ve sonra hedefine
ulaştığında o anlamsız şeyleri tekrar gerekli olan bilgiye geri çevirir. E-posta ve
dosyaları karıştırmak için de aynı
teknolojiyi kullanabilirsiniz, böylece öbür uçtaki kişi eğer verinin kilidini
açacak doğru şifreye sahip değilse,
anlamsızlıklarla dolu bir ekrana bakakalır. Oldukça güçlü bir şey - hatta o kadar
güçlü ki Amerikan Hükümeti şifreleme
yazılımını silah olarak sınıflandırarak ihracını yasadışı hale getirdi.
Bununla beraber, Amerikalılar biraz gevşediler
ve diğer ülkeler de artık güçlü şifrelemelere sahip olabilirler.
En popüler şifreleme teknolojisi PGP'dir, Pretty Good Privacy (Oldukça İyi
Gizlilik)'in kısaltılmışı. Geçmişte mesajlar
anahtar olarak bilinen ve mesajlarını karıştırıp düzeltmeleri için her iki
tarafın da ihtiyacı olan bir kod kullanılarak
şifrelenmekteydiler. Anahtar bir şekilde, mesajlardan ayrı olarak, gönderenden
alıcıya aktarılmak durumundaydı ve es kaza
ele geçirildiği takdirde postanızın şifresi çözülebilirdi.
PGP 'Public Key Cryptography' kullanıyor, yani çok daha güvenli bir teknoloji. Tek bir
anahtar yerine, iki anahtar
mevcut - bir genel bir de özel anahtar. Birine maksimum güvenlikli bir şifreli mesaj ya
da dosya göndermek istiyorsanız,
onların genel anahtarına bakıyor ve mesajınızı onu kullanarak şifreliyorsunuz. Bunu
yaptınız mı, mesaj ona tekabül eden
özel anahtara sahip olmayan hiç kimse tarafından çözülemiyor. Aynı teknoloji
ayrıca dijital imzalar için de kullanılıyor
(kutuya bkz.). Bir mesajı dijital olarak imzaladığınızda, özel anahtarınız onu
'imzalıyor' ve öbür uçtaki kişi onun genel
anahtarınızla uyuşup uyuşmadığına bakıyor. Uyuşuyorsa, alıcı sizin bu mesajı
yollamış olabilecek tek kişi olduğunuzu anlıyor.
Karmaşık gibi duruyor ama kullanımı kolay ve inanılmaz etkili bir yöntem.
Neler var neler!
Güvenlik olayını mantık sınırları dahilinde tutmak önemli. PGP'yi
arkadaşlarımızdan birine bir doğum günü e-postası yollamak
için kullanmayı düşünmezdik ve Web sitelerinin büyük çoğunluğunun kahvaltıda ne
yediğimizi merak ettiklerini de hiç
sanmayız. Gerçek şu ki bizler bizi ve bilgisayarlarımızı gözlemlemeye değecek
kadar zengin ya da güçlü değiliz.
Internet'teki pek çok şeyde olduğu gibi, güvenlik aslında bir sağ duyu meselesi.
Sınırı aşmadan makul önlemler alırsanız,
önemli verilerinizin güvende olduğuna dair içiniz rahat olabilir. Suikast teoricileri
haklıysa eğer, Bill Clinton gerçekten
de e-postalarınızı topluyor, bir kaç basit önlem en can alıcı kısımlarını
okumasını engelleyecektir.
Yazılım
dünyasındakiler
Tam da kendi evinizin özel
ortamında S Club 7 albümlerinizi dinleyebileceğinizi zannederken, popüler RealJukebox
çaların
insanların müzikal zevkleri hakkındaki bilgileri durmadan yazılım şirketine
yüklediği ortaya çıkarıldı. Program zaman zaman
RealNetworks'e, kullandığınız MP3 çalar, kaç tane MP3 kaydettiğiniz ve, Internet'e
bağlıyken bir CD dinleyip dinlemediğiniz,hatta hangi müziği dinlediğinize dair
bilgiler aktarıyordu. Gizlilik kampanyacıları hemen ayaklandılar ve artık
yazılımınen son sürümleri size özel olarak bu bilginin şirkete aktarılmasını
isteyip istemediğinizi soruyorlar.
Tüm bu karışıklık GUID denilen bir rakam üzerineydi, ya da Globally Unique
Identifier. Her müşterinin sizi yazılım şirketinetanıtmak için kullanılan bir
GUID'i var. Windows 98'in yükleme prosedürü de benzer bir teknik kullanmakta, bir
GUID'ikişisel detaylar ve, gizlilik kampanyacılarına göre, donanım ve yazılımınız
hakkında bilgilerle birleştirmekte. Bir kötü
reklam fırtınasından sonra, Microsoft bu özelliği kaldırdı.Bu tür rapor vermeler
hakkında o kadar da fesat düşünecek bir şey yok, fakat pek çok insan şirketlerin
önceden sormadanpazarlama bilgileri toplamalarına karşı çıkmakta. Şirketler
gizlilik politikaları geliştirme yoluyla tüketici baskısına karşılık veriyorlar,
ama endüstri mesajı almadan önce bir kaç şirketin daha röntgencilik yaparken
yakalanmasını bekleyebilirsiniz. |
| |
|